TBMM Çalışmaları

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
TARİH:02.10.2015 Yorumlar (0)
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
 
Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu tarafından yazılı olarak yanıtlanması için;
Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.02.10.2015
 
Mustafa Ali BALBAY
İzmir Milletvekili
 
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 28 nci maddesinde çok açık ve net bir şekilde “Basın hürdür, sansür edilemez. Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır.” Hükmüne rağmen AKP iktidarları döneminde ve özellikle 7 Haziran genel seçimleri sonrası medya kuruluşlarına ve gazetecilere yönelik Cumhurbaşkanı ve AKP’li kimi siyasetçilerin sözlü ve fiili tepkileri görülmektedir.  Bu tepkiler neticesinde birçok köşe yazarının işini kaybettiği, beğenilmeyen soru soran muhabirlerin işsiz kaldığı durumlar yaşanmaktadır. İktidar mensuplarının basına yönelik olumsuz tutum ve davranışları nedeniyle kimi basın yayın kuruluşunda çalışan, köşe yazan ve TV ekranlarında yorumda bulunan bazı gazetecilerin de etkilenerek, bazı meslektaşlarına yönelik ağır itham, eleştiri ve tehdit içeren düşünceler paylaşmaktadır.
Bu gelişmelerin sonucunda son olarak, 1 Ekim 2015 gecesi Hürriyet Gazetesi yazarı ve CNN Türk ‘Tarafsız Bölge’ programı sunucusu Ahmet Hakan İstanbul’da Nişantaşı’ndaki evinin önünde 4 kişilik bir grubun saldırısına uğradı.  Bu saldırının gerçekleşmesindeki önemli etkenler ise, “İstersek seni sinek gibi ezeriz. Bugüne kadar merhamet ettik de hala hayatta kalabiliyorsun” şeklindeki basında yer alan bazı yazarların tehditleri ve “Evinin önüne gidecektim. Bunlar dayak yememişler hiç. Bizim hatamız bunlara zamanında dayak atmamak oldu” şeklinde bir AKP’linin sözleridir.
Ülkemizde yaşanan basın üzerindeki bu olumsuz gelişmelere ilişkin AİHM Başkan Yardımcısı Işıl Karakaş bir röportajında; “ Bir zamanlar Türkiye’nin işkence yapan ülke imajı vardı.  Ama yerine internetin yasaklandığı, ifade özgürlüğünün hiçbir şekilde korunmadığı, sürekli hakaret yüzünden davaların açıldığı bir ülke imajının geldiğini, Cumhurbaşkanına hakaret yüzünden sürekli davaların açıldığını, Avrupa’dan bakıldığı zaman Türkiye ifade ve basın özgürlüğünün yeterli ölçüde korunmadığı, güvence altına alınmadığı, Avrupa standartlarında olmadığı bir ülke olarak görünüyor.” İfadelerinde bulunmuştur.
Bu bağlamda:
1.       Türkiye, Dünya Basın Özgürlüğü Sıralamasında Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü tarafından açıklanan listeye göre 2005 yılında 98. sırada yer alırken, 2014 yılında 154. sıraya gerilemiştir.  Her yıl artarak değişen bu gerilemenin sebebi nedir?
2.       Ülkemizin ifade ve basın özgürlüğü bakımından Anayasal hükmü mevcut iken, neden Avrupa standartlarında görülmemektedir? Bunun için yasa, mevzuat ya da uygulama eksikliği mi vardır?  Neden karşılanmamaktadır?
3.       Ülkemizde cezaevinde tutuklu ve hükümlü kaç gazeteci bulunmaktadır?  İsnat edilen suçlar nelerdir?
4.       Cumhurbaşkanı tarafından gazetecilere yönelik açılmış kaç dava bulunmaktadır? 
5.       Cumhurbaşkanı tarafından ülkemizde kaç kişiye dava açılmış, bu davalardan kaç tanesi sonuçlanmış, kaçı devam etmektedir?  Dava gerekçeleri nedir?
6.       Cumhurbaşkanı çeşitli davalar nedeniyle tazminat kazanmış mıdır? Tazminat miktar/miktarları ne kadardır?
7.       Türkiye’de ifade ve basın özgürlüğünün sağlanması, Avrupa standartlarında olması için hangi adımları atmayı düşünüyorsunuz?
8.       Ülkemizde Çetin Emeç’ler den Abdi İpekçi’lere, Uğur Mumcu’lar dan Ahmet Taner Kışlalı’ya kadar pek çok yazar gazeteci karanlık güçlerce katledilmiştir. Yıllarca failleri bulunamamıştır.  Eskiden gazeteciler, yazarlar karanlık odaklarca öldürülerek susturuluyordu. Bugünde Ahmet Hakan örneğinde olduğu gibi gazetecilerin ruhu boşaltılmak ve görevini yapamaz hale getirilmek isteniyor. Bu kınama ve demeçlerle geçiştirilecek bir durum değildir.  Bu duruma daha ne kadar göz yumacaksınız?
9.       AİHM Başkanvekili Işıl Karakaş Türkiye’ye yönelik olarak işkence algısının sona erdiğini, ancak ifade özgürlüğünün zedelenmesine ilişkin algının yerleştiğini vurguladı. Bu durumdan rahatsız değil misiniz, giderilmesi için hangi adımları atacaksınız?
 

YORUM YAZ









YORUMLAR ( 0 )