Mustafa Balbay'dan
En az 200 imzayla Adayım...
TARİH:04.01.2016
Yorumlar (0)
CHP İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Adayı Mustafa Balbay, “En az 200 civarında bir imza ile genel başkanlığa aday olacağım” dedi.
CHP İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Adayı Mustafa Balbay, “Delegelerle kurduğum temaslar sonucu yaptığım değerlendirmeye göre en az 200 civarında bir imza ile genel başkanlığa aday olacağım” dedi.
Mustafa Balbay, yeni yılın ilk haftasında Türkiye gündemine ve yaklaşan CHP kurultayına ilişkin değerlendirmede bulundu.
Türkiye’nin gündemiyle AKP’nin gündeminin örtüşmediğini belirten Balbay, “AKP kendi hedeflerine ulaşmak için samimiyetsiz hamleler peşinde, anayasa değişikliği de bunlardan biri” dedi.
İşte Mustafa Balbay’ın açıklaması:
AKP KONTROLSÜZ YAPI
Atasözü haline gelmiş bir deyim vardır; kontrolsüz güç, güç değildir. Bunun yanına şunu da koymak gerekir; kullanılmayan güç de güç değildir. AKP Cumhurbaşkanlığından Başbakanlığa kadar tüm iktidar yelpazesiyle kontrolsüz bir güç olmaktan öte, çıkar amaçlı organize bir yapı haline gelmiştir. Ancak CHP’nin de buna karşı edilgen bir tutum sergilediğini görüyoruz. CHP, AKP planlarının parçası haline gelemez. Bu tutum sürerse CHP, AKP’nin toplum katında meşrulaştırmak istediği adımların kolaylaştırıcısı haline gelecektir. Bu kabul edilemez. CHP, AKP’nin işine gelince kullanacağı bir güç değildir. Hiçbir CHP yöneticisi buna alet olamaz.
ÖZÜ GİZLİ ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
AKP’nin anayasa değişikliğinden anladığı tek şey var; başkanlık sistemini getirmek. Bunun dışında üçte ikisi değişmiş olan 12 Eylül anayasasının başka değişmesi gereken yerleri kılıf olarak kullanılıyor.12 Eylül darbesinden ve hukukundan en çok zarar görmüş kişiler olarak elbette o dönemden hiçbir iz kalmamasını isteriz. Ancak bugün AKP’nin kendi uygulamaları 12 Eylül olmuş, şimdi 12 Eylül anayasasını değiştirelim diyor. Allah aşkına sormak isterim; Can Dündar’ı Erdem Gül’ü 12 Eylül anayasası mı içeride tutuyor? Diyarbakır’da tankları 12 Eylül anayasası mı yürütüyor? Dilek Doğan’ı 12 Eylül anayasası mı kurşunladı?
Burada AKP ile HDP’nin anayasa tartışmasındaki buluşma noktası rejim değişikliği talebidir. HDP’nin öz yönetim, özerk yönetim talebiyle AKP’nin başkanlık talebi parlamenter sisteme karşı ortak bir bakış oluşturuyor. Bu iki isteme karşı CHP nerede durduğunu çok net açıklamalıdır. Açıklamazsa iki tarafın da kullanmak isteyeceği bir araç haline gelir.
CHP’DE DEĞİŞİM, AKP’YE TAKILMAK OLAMAZ
Siyasette pek çok sözcük yıpratıldı. Bunlardan biri de değişim. CHP 16-17 Ocak’ta olağan kurultayını yapacak. Önceki kurultaylarda olduğu gibi bu kurultayda da motor sözcük değişim görünüyor. Nasıl bir değişim olacağı çok önemli. 7 Haziran-1 Kasım arası için söylenecek çok şey var. Bunlar bir yana sadece son 15 günlük dilimde AKP’nin başkanlık sistemine, ‘getirin bakalım, belki içinde iyi şeyler vardır’ diye yaklaşmak, salt başkanlık niyetiyle başlatıldığı aşikar anayasa değişikliğine, ’12 Eylül kılıfı’ giydirilmesine aracılık etmek, değişimin ne yönde olacağı sorularını sorduruyor. İktidar demokrasi, hukuk, çözüm, barış gibi pek çok sözcüğü yıprattı. CHP de değişim sözcüğünü yıpratmamalı. Görünen gidiş, CHP’yi değişime değil başkalaşmaya götürür.
İMZA SORUNUM YOK
Yılbaşı sürecini delegelerle, il örgütleriyle bire bir temasa ayırdım. Anadolu’yla iletişim kurdum. Özellikle Güneydoğu illerimizle görüşmelerim beni çok etkiledi. Oralarda CHP’li olmak hiç de kolay değil. Delegelerle kurduğum temaslar sonucu yaptığım değerlendirmeye göre en az 200 civarında bir imza ile genel başkanlığa aday olacağım.
YORUMLAR ( 0 )