Manşet

GÜNDEM MUSTAFA BALBAY

GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
TARİH:11.10.2016 Yorumlar (0)
GÜNDEM
MUSTAFA BALBAY
 
 
AKP'LİLER MOSKOVA'YA!
 
 
Rusya ile ilişkilerimiz çoğunlukla bu ülkenin başkentliyle anılmıştır.
 
Atatürk, Karadeniz ve Kafkas komşumuz Rusya ile ilişkilerin yaşamsal olduğunu görmüş, hem Kurtuluş Savaşı'nın öncesinde hem de sonrasında iyi bağlantılar kurmaya özen göstermiştir.
 
Ancak İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra tüm kıtaları saran soğuk savaş Moskova ile ilişkileri iç siyasetin de parçası haline getirmiştir. Şu slogan sağ partiler tarafından sol yelpazedeki tüm partilere karşı kullanılmıştır:
 
Komünistler Moskova'ya!
 
Süleyman Demirel gibi akıllı ve siyasi söylemle pragmatist bir politikacı hem bu slogandan yararlanmış hem de Moskova ile ekonomik temelde iyi ilişkiler kurmuştur.
 
Bugünkü AKP'nin ataları da sloganı fazlasıyla dillendirmiştir.
 
Dün Putin-Erdoğan samimiyetine, Türkiye ile Rusya arasındaki Karadeniz'in derinliklerine kadar uzanan işbirliğine bakınca malum sloganı şöyle değiştirmek uygun düşer:
 
AKP'liler Moskova'ya!
 
 
Xxx
 
 
Karadeniz'in derinliklerine ulaşan ilişki derken dün iki ülke arasında imzalanan Türk Akımı projesinden söz ediyoruz.
Komşularla yapılan anlaşmalar ne olursa olsun olumludur. Dünyanın istikrarlı tüm bölgelerinde ülkelerin ekonomisinin yüzde 50'si komşularladır. Biz komşularla sıfır sorun arayışından neredeyse sıfır ilişkiye geldiğimiz için bazen ekonomik ilişkimiz tek haneli rakamlara kadar indi.
 
Erdoğan'la Putin ilişkisi başlangıçta olağanüstü mükemmeldi. Daha sonra "sık muhabbet tez ayrılık getirir" sözünü anımsatırcasına fena halde bozuldu. Düşürülen uçakla birlikte yere çakıldı.
 
Şimdi yeniden yükselişte.
 
Öyle bir yükselişte ki, Türkiye'nin doğalgazda bu ülkeye bağımlılığını arttıracak, geri dönülmesi zor bir süreçte.
 
Yeniden altını çizelim; komşularla anlaşmalara dayalı ilişkiler iyidir. Ancak bunun seçeneksiz hale gelmesi risklidir.
 
Türk Akımı; Karadeniz'in Rusya kıyısından başlayacak, Karadeniz'in altından bizim Trakya kıyılarak gelecek bir boru hattı. Burada doğalgazın yarısı Türkiye'ye ayrılacak, yarısı Batı'ya.
 
Türkiye, Ukrayna üzerinden aldığı Rus doğalgazını doğrudan almış olacak. Rusya, Ukrayna ve Avrupa ile yaşadığı Kırım sorunu merkezli krize karşı kendi restini çekmiş oldu.
 
 
Xxx
 
 
Türkiye'nin doğalgazda yüzde 50'den dazla oranda Rusya'ya bağlı olması kaçınılmaz bir durum mu?
Değil...
 
Türkmenistan, doğalgaz rezervleri bakımından dünya üçüncüsü. Gerek Türkmenistan'la gerekse öteki Orta Asya ülkeleriyle iyi bir bölge politikası oluşturamadık. Bunun pek çok nedeni var. Bir nedeni küresel aktörlerin taş koyması ise önemli bir nedeni de bizim hükümetlerimizin dar bakışı, stratejik öngörülerden uzak oluşu.
 
Örneğin 1990'lı yıllar boyunca yaz boz tahtasına dönen Bakü-Tiflis-Ceyhan(BTC) boru hattı... Özellikle petrol şirketlerinin de müdahil olduğu bu proje ancak 2006'da yaşama geçebildi.
 
Enerji hatları üzerinde söz sahibi olan her konuda söz sahibi olur.
 
Rusya bu konuda bir hamle daha yaptı.
 
Bizim durumumuz ise daha çok pazar ve geçiş ülkesi olma noktasında.
 
Yazıyı tarihin cilvesiyle noktalayalım:
 
AKP'liler Moskova'ya...
 

YORUM YAZ









YORUMLAR ( 0 )