Manşet
GÜNDEM Mustafa Balbay İngiltere Dersleri...
GÜNDEM
Mustafa Balbay
İngiltere Dersleri...
İngiltere'nin öteden beri hem içinde olmak hem de mesafeli durmak için çaba harcadığı AB süreci, 23 Haziran referandumuyla yeni bir evreye girdi.Referandumda halkın yüzde 52'sinin "AB'den çıkalım" oyu vermesi İkinci Dünya Savaşı'nın bitiminden bu yana en önemli kilometre taşlarından birini oluşturuyor.Gelinen noktadan çıkarılması gereken dersleri maddeleyelim...
1-Referandum sonuçlarının kesinleşmesinden dakikalar sonra Başbakan Cameron istifa kararı aldı. Oysa istifa değil de istifade edebileceği pek çok unsur vardı. "Halkın yüzde 48'i benden yana diyebilirdi. Karşımda şer ittifakı vardı, direndim diyebilirdi. İngiltere için demokrasinin beşiği denir, adamlar gerçekten daha beşikte,çok da ileri gidememişler!
2- İngilizlere dair Türkiye'de de söylenen pek çok söz vardır. Asılacaksan İngiliz ipiyle asıl, Türk gibi başla İngiliz gibi bitir, sözleri bunlardan sadece ikisidir. Bu sözler bağlamında söylemek gerekirse İngilizlerin oyununun bittiği söylenemez. İngiltere kara Avrupası kontrolündeki bir AB'ye ben yokum dedi. Bunun devamı farklı gelebilir. İngiliz oyununun çoktan seçmeli olduğunu unutmamak gerekir.
3- iktidardaki Muhafazakâr Parti içinde referanduma farklı bakanlar oldu. Aynı parti içinden farklı eğilimler çıktı. Referandum olduğu için kimse buna parti içi disiplinsizlik gözüyle bakmadı. Belki de partinin yeni başkanı referandumda hayır diyen kanattan çıkacak.
***
4- AB'nin durumu ve geleceği ile devam edelim. Avrupa için sık yapılan tanımlardan biri şudur:Ekonomik dev, siyasal cüce.
Tarih bu tanımı bir kez daha doğruluyor. AB, Sovyetler Birliği'nin çökmesinin ardından hızla, telaşla, Rusya çevresindeki Doğu Avrupa ülkelerini içine alıp genişlerken sürecin sonunu hesaplayamadı.
5- O günlerde, yani 1990'larda bu gelişmeleri köşe yazılarımızda aktarırken sıklıkla şu saptamayı yaptık; Bu gidişle AB çok sınıflı bir katar olur, tüm katılımcı ülkelerin eşit yaşadığı bir birlik bu dengesizlik içinde olanaksızdır.
Bunu görmek için çok usta bir yazar olmaya, büyük stratejist olmaya gerek yoktu.Şimdi bunlar konuşulacak.
6-Yukarıda vurguladığımız gibi, İngiltere'nin oyununun bitirdiği söylenemez. Almanya, lokomotif güç olduğu AB'de bu krizden güçlenerek çıkabilir. AB'nin yeni açılımı şöyle de olabilir:
Almanya Birliği!
***
7- Türkiye boyutu ile devam edelim... Son yıllarda AB ülkelerindeki her seçimin ana malzemelerinden biri Türkiye oluyor. İngiltere referandumunda da öyle oldu. Türkiye’nin AB üyeliğine en sıcak bakan ülkelerden biri olan İngiltere'nin Başbakanı'nın, Türkiye ile alay edip, "3000 yılından önce AB'ye giremez" demesi AKP'yi hiç etkilemedi. Cameron, önümüzdeki günlerde, "referandum sürecinde onları söylemek zorunda idim" türü bir demeç verirse şaşırmayacağız.
8- Değerli yalnızlıktan daha çok dost edinmeliyiz arayışına giren AKP hükümeti, İngiltere referandumu üzerinden kurban kesmeye çalışıyor. Ancak AKP de çok iyi biliyor ki, hükümetlerin yönü halkın yönüdür. Türkiye dışında 8 milyon yurttaşımız var. Bunların 5.5 milyonu Avrupa'da ise Türkiye'nin yönü bellidir.
9- Sezar'ın hakkını Sezar'a verelim. İngiltere hükümeti referanduma giderken halka çok net bir soru sordu; AB'den çıkalım mı çıkmayalım mı?
Bu sorunun altına üstüne halkı ikileme sokacak, kimi toplumsal kesimlere özel ayrıcalıklar getirecek maddeler ekleme alçaklığına, sahtekârlığına, siyasal ahlaksızlığına yönelmedi.
10- Son olarak öteki AB ülkelerinde de tartışılmakta olan referandumlar için slogan armağan edelim:
Kim kime dum duma
Haydi referanduma!
İngiltere demokrasinin gerçek beşiğidir,orada yaşasaydınız her nefes aldığınızda bile hissedebilirdiniz. Saygılar